
Yargıtay 2. Ceza Dairesi
E. 2017/6231 – K. 2018/948
“Adli kontrol kapsamında uygulanan yükümlülüklerin, orantılı ve gerekçeli olması zorunludur.”
Adli kontrol tedbirine sadece ceza mahkemesi tarafından karar verilebilir (CMK md.110). Tefhim veya tebliğden itibaren iki hafta içinde adli kontrol kararına itiraz etmek mümkündür.
Adli kontrol tedbirleri, süresiz ve denetimsiz şekilde uygulanamaz; belirli aralıklarla gerekliliği denetlenmelidir.
(1) Bir suç sebebiyle yürütülen soruşturmada, 100 üncü maddede belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı halinde, şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alınmasına karar verilebilir.
(2) Kanunda tutuklama yasağı öngörülen hallerde de, adli kontrole ilişkin hükümler uygulanabilir.
(3) Adli kontrol, şüphelinin aşağıda gösterilen bir veya birden fazla yükümlülüğe tabi tutulmasını içerir:
a) Yurt dışına çıkamamak.
b) Hâkim tarafından belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmak.
c) Hâkimin belirttiği merci veya kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde mesleki uğraşlarına ilişkin veya eğitime devam konularındaki kontrol tedbirlerine uymak.
d) Her türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanamamak ve gerektiğinde kaleme, makbuz karşılığında sürücü belgesini teslim etmek.
e) Özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dahil, tedavi veya muayene tedbirlerine tâbi olmak ve bunları kabul etmek.
f) Şüphelinin parasal durumu göz önünde bulundurularak, miktarı ve bir defada veya birden çok taksitlerle ödeme süreleri, Cumhuriyet savcısının isteği üzerine hâkimce belirlenecek bir güvence miktarını yatırmak.
g) Silâh bulunduramamak veya taşıyamamak, gerektiğinde sahip olunan silâhları makbuz karşılığında adli emanete teslim etmek.
h) Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim tarafından miktarı ve ödeme süresi belirlenecek parayı suç mağdurunun haklarını güvence altına almak üzere ayni veya kişisel güvenceye bağlamak.
i) Aile yükümlülüklerini yerine getireceğine ve adli kararlar gereğince ödemeye mahkûm edildiği nafakayı düzenli olarak ödeyeceğine dair güvence vermek.
j) Konutunu terk etmemek.
k) Belirli bir yerleşim bölgesini terk etmemek.
l) Belirlenen yer veya bölgelere gitmemek.
(5) Hâkim veya Cumhuriyet savcısı (d) bendinde belirtilen yükümlülüğün uygulamasında şüphelinin mesleki uğraşılarında araç kullanmasına sürekli veya geçici olarak izin verebilir.
(6) Adli kontrol altında geçen süre, şahsi hürriyeti sınırlama sebebi sayılarak cezadan mahsup edilemez. Bu hüküm, maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendinde belirtilen hallerde uygulanmaz.
(7) Kanunlarda öngörülen tutukluluk sürelerinin dolması nedeniyle salıverilenler hakkında adlî kontrole ilişkin hükümler uygulanabilir. (5271 S. K. m. 109)
*** (1) Şüpheli, Cumhuriyet savcısının istemi ve sulh ceza hâkiminin kararı ile soruşturma evresinin her aşamasında adli kontrol altına alınabilir.
(2) Hâkim, Cumhuriyet savcısının istemiyle, adli kontrol uygulamasında şüpheliyi bir veya birden çok yeni yükümlülük altına koyabilir; kontrolün içeriğini oluşturan yükümlülükleri bütünüyle veya kısmen kaldırabilir, değiştirebilir veya şüpheliyi bunlardan bazılarına uymaktan geçici olarak muaf tutabilir.
(3) 109 uncu madde ile bu madde hükümleri, gerekli görüldüğünde, görevli ve yetkili diğer yargı mercileri tarafından da, kovuşturma evresinin her aşamasında uygulanır. (5271 S. K. m. 110)
*** (1) Şüpheli veya sanığın istemi üzerine, Cumhuriyet savcısının görüşünü aldıktan sonra hâkim veya mahkeme 110 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre beş gün içinde karar verebilir.
(2) Adli kontrole ilişkin kararlara itiraz edilebilir. (5271 S. K. m. 111)
.……. CEZA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE
ŞÜPHELİ :
MÜDAFİİ :
ADRES :
İSNAT EDİLEN SUÇ : Hırsızlık
ADLİ KONTROL KARARININ
VERİLDİĞİ TARİH : …/…/…
KONU : Adli Kontrol Kararına İtirazımızdır.
AÇIKLAMALAR :
1-) Müvekkilimiz hakkında …/…/… tarihinde müşteki ….’nın evinde hırsızlık yaptığı iddiasıyla …… Ceza Mahkemesi’nin …/… E. …/… K. sayılı dosyasıyla dava açılmış olup, söz konusu davanın neticesinde yerel mahkeme kararıyla …/…/… tarihinde tutuklanmasını müteakip, soruşturmanın devamı sırasında tahliye edilmesine yönelik talebin reddine dair ………. Ceza Mahkemesinin kararına yapılan itirazın kabulüyle şüphelinin tahliyesine, ve akabinde de 5271 sayılı kanun maddesi gereğince şüphelinin haftada bir pazartesi günleri mesai saatleri dahilinde ikametgahına en yakın polis karakoluna müracaat edip imza atması suretiyle adli kontrol altında bulundurulmasına karar verilmiştir. (EK - 1)
Adli kontrol kararı hukuka aykırı olup nedenleri açıkça gösterilmemiştir. Yerleşik yargıtay kararlarında da gösterildiği üzere adli kontrol gerekçelerinin açıkça gösterilmesi gerekmektedir.
Yargıtay 2. Ceza Dairesi E. 2017/6231 – K. 2018/948 “Adli kontrol kapsamında uygulanan yükümlülüklerin, orantılı ve gerekçeli olması zorunludur.”
2-) Müvekkilimiz 18 yaşını henüz tamamlamıştır ve yaşlı ve bakıma muhtaç annesiyle birlikte ikamet etmektedir. (EK-2)
Ailenin ekonomik durumu son derece kötü olduğu gibi anne de evin geçimine katkı sunamamakta, müvekkilimize ekonomik olarak bağımlı halde yaşamaktadır.
3-) Açıkladığımız nedenlerle müvekkilimizin hafta içi mesai saatleri dahilinde ikametgahına en yakın polis karakoluna müracaat edip imza atması beklenen yarardan çok daha büyük mağduriyet ortaya çıkacaktır. Müvekkilimiz hali hazırdaki işini de zar zor bulmuş olup, bu durum işini aksatmasına ve belki de kaybetmesine sebebiyet verebilecektir. Açıkladığımız nedenlerle, müvekkilimiz hakkında verilmiş olan adli kontrol itiraz etmekteyiz.
HUKUKİ NEDENLER : 5271 S. K. m. 101, 105, 115.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız nedenlerle, müvekkilimiz hakkında verilmiş olan adli kontrol kararına itiraz etmekle, Yüce Mahkemenizden itirazımızın kabulüne karar verilmesini talep etmekteyiz. …/…/…
EKLER: 1-…. Ceza Mahkemesi dosyası ve adli kontrol karar örneği
2-İkametgah belgesi
3-Bir adet onaylı vekaletname örneği
Şüpheli Müdafii Av.